3 Şubat 2021 Çarşamba

Korku filmi olsa yarıda bırakır çıkardık ama bizzat yaşadık

2020 yılının son cumartesi gününden merhaba sevgili “Dünlük”… Genelde yıl sonunda insanlar sosyal medya hesaplarında yeni yılla ilgili beklentilerini, kendi hayatlarıyla ilgili hedeflerini yazar(dı). Kilo vereceğim, spora başlayacağım, daha iyi bir iş bulacağım vs… Ama dünya tarihine adını ‘pandemi nedeniyle evlere kapandığımız yıl’ olarak yazdıracak olan 2020 en azından plan yapmamayı öğretti. Ben son yıllarda tek bir şey diliyordum gelen yıldan: Gelen gideni aratmasın ve hiçbir şey getirmese de götürmesin yeter!

Bu yıl pandemi nedeniyle kendimle daha fazla vakit geçirince sevmediğim bazı huylarımla da yüzleştim ister istemez. Aceleciliğim, sabırsızlığım mesela… Bunları zaten biliyordum. Ve bu sene tıpkı yavaş şehirler gibi bir yavaşlama içine girdim. Çünkü istesem de yapamayacağım şeyler olduğunu gördüm: Sevdiklerine sarılamamak, istediğin zaman istediğin yere gidememek…


Bir de keşfettim ki, hayal kırıklıklarım büyük oluyor. Beni depresyona sokacak kadar hem de. Kendime yakın hissettiğim kişi (Bizzat tanıyor olmam gerekmiyor), hiç beklemediğim bir davranışta bulunduğunda, ihanete uğramış hissediyorum. Sonra da kendime kızıyorum neden bu kadar büyük beklentilere girip kendini bu kadar yıpratıyorsun diye… Yeni yılda mesela bu yönümü daha da azaltmayı, hatta kurtulmayı istiyorum. Ne kadar başarırım bilemem tabii.

Bunlar kendimle ilgili yıl sonu bilançomda çıkanlardı. Ülkeninkine baktığında gördüklerim ise çok daha iç karartıcı.

Korona virüsü kaynaklı ilk ölümün açıklandığı 17 Mart’tan 25 Aralık akşamına kadar toplam 19 bin 371 kişi Covid 19 yüzünden vefat etmiş. Aşıyla ilgili gelişmeler inşallah 2021’i daha umutlu yapmaya yeter.


11 AYDA 431 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ


Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verdiği raporlar ise daha dehşet verici. Platformun verdiği rapora göre, 2019 yılında 474 kadın ÖLDÜRÜLDÜ.

2020 yılında ise 11 ayda 431 kadın ‘can’ verdi. Bu kadınlardan 275’i erkekler tarafından katledilirken 156 kadın ise şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Çoğu araştırılmayı bekliyor.

Pandemi nedeniyle evlerde şiddete maruz kalan, gidecek yeri olmadığı için şiddeti “kol kırılır yen içinde kalır” diye kabullenmek zorunda olan, şikayet ettikleri kişiler yargı tarafından serbest bırakıldığı için “Ne zaman öldürüleceğim?” diye bekleyen kadınların sayısı da neredeyse cinayete kurban gidenler kadar fazla.


Kadını, ayrılmak istediği için, kıskandığı için, beyni yerine başka organlarıyla düşündüğü için öldürmeyi hak gören erkekler, ancak eğitimle, o da kadının eğitimiyle değişebilir. Çünkü kadın eğitildiğinde, bir nesil düzelir. O yüzden zaten üniversiteleri fuhuş yuvası diye karalamalar… O yüzden kadının yeri evidir diye fetva vermeler. Gerçi sonra hastaneye gittiğinde karısını, kızını erkek doktor muayene ediyor diye doktoru döverler. Sormazlar mı adama, kızları okutmuyorsunuz ama kadın doktor aramayı biliyorsunuz diye!!! Ayrıca üfürükçü olunca kadın aramıyorlar, erkek üfürükçüler tarafından kandırılıp taciz ediliyorlar! Bu konuda çok doluyum, o yüzden burada keseyim. 

2021 umarım herkesin kendisiyle ilgili öz eleştirisini yapıp değiştirebileceği yönlerini değiştirmek için adım attığı bir yıl olur. Kendisinden hiçbir beklentim yok, 2020’yi bile aratmasın yeter!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder